5 Kasım 2008 Çarşamba

Rıdvan & Maradona

Resim Ortega

Yanında velin olmadan maça gidilemeyecek yaşlarda abim elimden tutup da stada götürdüğü vakit sadece Fenerbahçe taraftarıydım. Çıplak gözle 'Şeytanı' izledikten sonra ise Fenerbahçe taraftarlığı sıfatıma , Rıdvan Dilmen sempatizanlığı ekleniverdi. Meşhur 4-3'lük kupa rövanşından sonra ise sempatizanlık falan yalan oldu, ciddi ciddi Rıdvan Dilmen fanatiği olmuştum.
Trt'nin tek kanal olduğu yıllarda (Trt 2'de vardı sanırım bahsettiğim yıllarda ancak ben bugün bile yokmuş gibi davranıyorum o kanala.) şimdilerin "Stadyum"'u "Spor Stüdyosu" adı altında sadece Pazar akşamları yayınlanırdı. Müziği hala kulaklarımda olan program jeneriği, benim için en az haftanın golleri kadar önemliydi. O zamanlar internet yok , bizim evde video da yok. Şeytan'ın İzmir deplasmanında Altay'a attığı muhteşem golü haftada bir seyredebilmek için dört gözle başlamasını beklediğim programın bitmesi için de sabırsızlanırdım. Sırf aynı jeneriği bir kez daha seyredebilmek için.
 ***
Rıdvan benim Maradonam...
Spor ahlakını ayrı tutmak kaydıyla benzer yönleri olan iki futbolcuda farklı nedenlerlede olsa sekteye uğrayan kariyerlere ve inanılmaz futbolculuk yeteneklerine sahiptirler. Maradona'nın Arjantin'in başına eski hocası Carlos Bilardo ile birlikte geçmesi benzer bir hikayeyi hatırlattı bana.
Başkan Ali Şen tarafından , Parreira'nın halefi Lazaroni'nin (Her ikiside farklı dönemlerde Brezilya Milli Takım antrönörlüğü yaptı.) yerine Rıdvan Dilmen Türk futbolu için yeni bir statü olan genel menajerlik görevine atanırken , Şubat ayında yapılan bu değişiklik sonucunda Rıdvan Dilmen'in eski hocası Todor Veselinoviç ise teknik direktörlük görevine getirilmişti. Cuma günü imzayı atan ikili Pazar günü karşılaştıkları Fatih Terim'in Galatasaray'ını 3-2 mağlup ettiği vakit "Şeytan Rıdvan"ı teknik adam olarak izlemek için ordaydım. 4 ay süren İngiliz usulü sezon sonunda yolların ayrılmasıyla sonuçlanmıştı.
Bakalım Maradona-Bilardo birlikteliği ne kadar sürecek...

Hiç yorum yok: