16 Ekim 2018 Salı

Kilosa’dan kuzularıma

Nicedir kapıyı çalan ancak benim her seferinde duymamazlıktan geldiğim, kimine göre fırsat bana göre ise adı özlem olan günlerin bugün ilki bitti. Yol yorgunluğu,  şaşkınlık ve uykusuzluk derken nasıl geçti bilemedim ancak düne dair aklımda kalan bir sahneyi buraya not etmek şart.

Sabah kuzularımla vedalaşıp, biraz ağırdan da alarak şirkete giderken Aşık Daimi’nin ne ağlarsın benim zülfü siyahım isimli türküsü dilime takıldı. Dudaklarımı ısırarak yürürken, kendimi telkin edip kestim söylemeyi. Her şey çok güzel olacak, çabucak geçecek diye şirketin kapısından girerken kapıdaki güvenlik görevlisinin aynı ezgiyi ıslıkla çaldığını duydum. Bana mı öyle geliyor acaba diye duraksadım ama hayır, bu da gelir bu da geçer diyordu ıslığında:) Geçer be...


Hiç yorum yok: